”A.Schopenhauer , insanların kendi düşüncelerinden caydırılarak , amaçsız bir evrensel iradeye mahkum bırakıldıklarına inanır.Doğu ve Batı felsefesinin unsurlarını harmanlayarak , bireyin iradesinin ve evrenin iradesinin tek ve aynı olduğunu , dolayısıyla her ikisinin de ebedi, ayrılmaz bir bütün olarak yönsüz ve istikametsiz olduğunu söyler. Neticede , hayatımızın bir gayesi olmasını umut ederken , bir şekilde amaçsız bir güç tarafından yönlendirildiğini savunur. Dahası irade bizi bir hedefe ulaşmak için mücadeleye zorlasa dahi , yine de hayal kırıklığına uğrarız , çünkü ya hedeflerimize ulaşıyoruz (bu bize sadece kısa bir tatmin sağlar ve devam etmek için motivasyonumuzu kaybederiz )veya başarısız olup memnuniyetsizlik yaşıyoruz. Schopenhauer , payımıza düşeni kabul ederek , hayatımızı şefkatle ve gereksiz endişeler olmaksızın devam ettirebileceğimizi , iddia eder. Bu aslında Budizm tarafından bize önerilen ve ‘yokum’ diye dillendirilen yaşam alanına dahil olmaktır ”şeklinde aktarır Büyük Fikirler El Kitabında Daniel Smith.
Hayatımızda payımıza düşeni kabul ederek hayatımızı şefkat ve lüzumsuz endişeler olmaksızın devam ettirmemiz için ne gerekir?
Kişiliğimize tuttuğumuz bir ayna belki de. Hatalarını ,kusurlarını aynı zamanda eşsiz ve şahane özelliklerini gösteren bir ayna.
Ayna; kabulün kapısını aralayıp odamızın tüm noksanlarına rağmen bize ait olduğunu, kendisine şefkat ve ilgi gösterdiğimizde daha da dost canlısı olmayı başarabilen ruhumuzu yansıtan adeta bir pusula görevi görür aynı zamanda.
İşletmelerde sundukları hizmet ve sofranıza sundukları tabaklar ile kişiliklerini yansıtırlar bir bakıma. Zarif mi yoksa kaba mı? Dürüst mü yoksa samimiyetsiz mi? Doğal mı yada yapay mı?
Aslında yanıtı çok basit. Erdem sahibi insanın özelliklerini taşıyan bir restoran ise şayet her yönü ile kabul ve itibar görür.
Cunda’da faaliyet gösteren ”Ayna” erdem sahibi bir işletme.
Sonbahar günü, sakin ,rüzgarı benzersiz bir Ayvalık akşamında , dışarı da masamıza kuruluyoruz. Acele etmeden menüye incelemeye koyuluyoruz.
Hafiften siparişlerimizi verip beklemeye geçiyoruz.
Beyaz şarap tercihimiz. Prodom Tellus Bağları ;Denizli İli Güney Platosunda yetişen Sauvignon Blanc,Chardonay ve Misket üzümlerinden üretiliyor. Çiçeksi ve tropik meyve notaları hakim.
Öncelikle taze ekşi maya ekmeğin yanında Ayvalık zeytini ve nefis bir domates çorbası soframızda yerini alıyor. Çorba kasesi klasik ama şık. Doku ve aroma uyumlu. Lezzet bütünlüğünü destekleyen unsurlar.
Peynir kremalı ,renkli domates salatasında; Mavruz Tarım domatesleri siyah zeytin, salatalık ,soğan turşusu fesleğen, reyhan ve çilek vinegret kullanılmış. Çıtır sebze ve peynirin kremsi kontrastı iyi. Taze ve asidik; domates, zeytinyağı unsurları dengeli. Malzeme kalitesi yerinde.
Limonda pişmiş soğuk balıkta ;ince dilim levrek filetosu, kapari, portakal kabuğu narenciye segment, zeytinyağı ve dereotu kullanılmış. Balık son derece taze. Zeytinyağı hem aromatik hem de denge unsuru görevini yerine getirmiş. Limon asiditesi balığın yağ oranı ile dengeli. Limonun keskinliği azalmış. Damakta temiz bir serinlik oluşturuyor. Sade ama karakterli. Zarif ve yumuşak bir profil özelliği taşıyor.
Günün spesiyali olan ızgara kalamar oldukça çok taze. İşletme de görevli kişi kendisinin yakaladığını aktardı. Kalamarların dışı hafif karamelize. İçi yumuşak ve sulu. Limon asidi ve rokanın acılığı ile kontrast yakalanmış. Sade ve teknik doğruluğu son derece iyi. Dokusal hassasiyet de keza çok iyi. Şayet bu tabak için Yunanistan’a gitme düşünceniz varsa sizi yol masrafından kurtarır.
Tatlı olarak ise tuzlu karamelli çikolatalı tart ile yumuşak bir final yapıyoruz. Tartın tabanı kıtır kıtır. İyi bir çikolata ile ganaj hazırlanmış. Tuzlu karamelin tuzu ölçülü. Bir kere daha gitsem aynı tatlıyı sipariş edebilirim.
”Yaş ilerledikçe zevklerim sadeleşiyor .Beni güvenilir bir şekilde mutlu eden , gerçek duygusal bir cazibeye sahip yiyecekler , basit bir kase bölgesel makarna ,Vietnam’da satılan baharatlı bir erişte veya herhangi birinin büyükannesinin köftesi ”olarak aktarıyor A.Bourdain.
Bourdain gibi zevklerim sadeleştikçe bu tip işletmelerin varlığı beni daha mutlu ediyor.
Bütünsel ele aldığımda masadan keyifle ayrıldığımız naif bir işletme. Fiyatlar lokasyon durumu da dikkate alındığında kabul edilebilir seviyede.
Rezervasyon gerekiyor. Afiyet olsun.
Adres:Namık Kemal Çarşı Caddesi No:29 Cunda/Ayvalık/Balıkesir
This entry was posted in Uncategorized

