”Hayat gitgide bir mağazaya benziyor , bir şey satın alacak paranız olmasa bile içeriye girip ”sadece bakıyorum” diyerek kıyafetler deneyebileceğiniz bir mağazaya. Aktörler hayatlarının büyük bir bölümünü tam da bunu yaparak geçirirler , başka biri olmanın nasıl bir şey olduğunu kendi adlarına ve seyircilerinin yerine anlamaya çalışarak ve herkesin içinde o başka birinden bir parça bulunduğunu keşfederek. Bir bakıma herkes aktördür ama pek az kişi bir sürü rol oynama şansına sahiptir. Aktörlerin en fazla hayranlık topladığı yerler özgürlüğe en çok değer verilen yerlerdir; çünkü rol yapmak , insanların kendi bedenlerine kıstırılmış olmadıklarını , başkalarını anlayabileceklerini ve onlar tarafından anlaşılabileceklerini fark etmelerini sağlayan bir özgürlük aracıdır.” şeklinde ifade eder T.Zeldin
İyi ustalar ile iyi aktörler arasında benzerlikler vardır. Örneğin aktörlerin özgürlüğe en çok değer verdiği yerler sahneleridir. Ustaların ise marifetlerini konuşturduğu yer olan ocakları…
Hele ki üç nesildir aynı mesleği sürdürmeyi becerebilmek takdire şayandır. Ciğerci Hacı o işletmelerden. Ustalık dededen geliyor. Hacı ismi babaya ait. Oğlu Halil usta şu anda tezgahın başında.
Taze malzeme ile domates ve soğan salatası hazırlanıyor. Baharatın , salata malzemesi ile oluşturduğu aroma iştah kabartıcı. Artık birçok kebapçı da önceden hazırlanmış, tadı ve dokusunu yitirmek üzere olan salatalar sunulduğu için susup sadece salatamızın tadını çıkarıyoruz.
Et tedariki muhtelif kasaplardan sağlanıyor. Erkek kuzu eti tercih ediliyor. Keza yürek ve ciğerden aynı şekilde.
Öncelikle ciğer sipariş ediyoruz. Hem ekmek içi hem de sadece ciğerin tadını yakalamak için porsiyon şeklinde. Sadece un ve su ile yapılan mayasız ekmek içerisine hazırlanan şekli benim çok zevk aldığım bir lezzet.
Porsiyon ciğer üzerinden değerlendirirsek ;dokusu yumuşak. Sululuğunu muhafaza etmiş. Sinirleri tamamen alınmış. Boyutu ne çok büyük ne çok küçük. Pişirimi gayet güzel.
Arkasından yürek geliyor. Ellerinde kalan sınırlı yüreği tatmak için sabırsızlanıyoruz. Pişirimi ciğer gibi son derece iyi. Biraz daha dinlense daha iyi olur diye düşünüyorum.
Son olarak gelen kuzu eti ise hem sulu hem de yumuşak. Baharatın etin dokusuna kattığı tat ve ustanın etin her noktasını neredeyse aynı seviyede pişirmiş olması ayırt edici kılan unsurlardan.
Mütevazi ve salaş bir işletme. Büyüme ve meşhur olma kaygısı yok. Ciğerci Hacı’ya giderken Tarsus’un eski halini görebileceğiniz yollardan geçiyorsunuz.
Yakın zamanda kaybettiğimiz değerli yönetmen David Lynch dediği gibi :”sadece işleri yavaşlat ve daha da güzelleşir”
Fiyatlar büyükşehirlere göre makul düzeyde.
Afiyetle.
Adres:Şehitkerim 3425 Sokak.1 Tarsus/Mersim
This entry was posted in Uncategorized