By admin

Serhat Lokantası-Kars

”Beyaz uykusuz uzakta” Cemal Süreyya’nın Kars’ı 3 kelime ile muazzam tarifi. Kar her kente yakışmaz mesela. Kars üzerinde öyle güzel taşır ki  kar kıyafetini size sadece sessizce izlemek düşer. Şehir mimarisi, Kars Kalesinin heybeti, Çıldır Gölünün benzersiz dokusu ve Ani Harabelerinin hafızası adeta şehri kendi başına bir roman karakterine dönüştürür. Kentin Kış döneminde -25 dereceye…

View More
By admin

L’As Du Fallafel -Paris

”Brezilyalı mimar Oscar Niemeyer 104 yaşında ölene kadar her gün ofisine gitmeye ve heyecan verici binalar tasarlamaya devam etti. Bunun yaşlanmaktan korkanlar için bir model teşkil ettiğini söyleyemez miyiz? Niemeyer henüz genç yaştayken ne istediğini biliyordu; daha o zamandan benimsediği değerlere hep bağlı kaldı. Profesyonel anlamda mimariyi ,binaları köşeli konuma getiren dik açıların egemenliğinden kurtarmak…

View More
By admin

Hsp La Cabane-Paris

”Bu gün bir daha asla gelmeyecek ve yemeyi, içmeyi, tatmayı ve koklamayı başaramayan kimseye sonsuza kadar bir daha asla sunulmayacak. Güneş asla bugünkü gibi parlamayacak.. Kendi rolünü oynamalı ve en iyilerinden bir şarkı söylemesin”der H.Hesse. Şeflerde de bu hissi ararım. Kendi rolünü gerçek anlamda oynamalarını ,hazırlayacakları tüm tabaklarında en iyisini çıkarma gayretini.. Bazen elinizdeki malzeme…

View More
By admin

Le Quincy-Paris

John Nash’in biyografisini konu alan A Beatiful Mind adlı filmin bir sahnesi izleyenlerin aklındadır.Bazı matematikçi arkadaşları ile beraber Nash barda otururken dört esmer ve bir seksi sarışın içeri girer.İçeri giren hatunlara hayran kalan Nash ve arkadaşları sarışın hatun için yarışmaya karar verirler.  Nash itiraz eder , nedeni ise herkesin aynı kadına yönelmesi halinde sonunda yalnızca…

View More
By admin

La Capitaine/Paris

”Stoner ilk gençliğinde , aşkı ,insanın eğer şanslıysa erişebileceği mutlak bir varoluş biçimi olarak düşünürdü; olgunluğa erdiğinde , aşkın ,insanın oyalayıcı bir inançsızlık ,hafiften tanıdık bir küçümseme ve mahcubiyet verici bir özlemle bakması gereken , sahte bir dinin cenneti olduğu sonucuna varmıştı. Şimdi artık orta yaşında , aşkın ne bir lütuf ne de bir yanılsama…

View More
By admin

Chez Michel-Paris-Fransa

A.Bourdain aşçıları 3 kategoriye ayırıyor. Birincisi Sanatçılar;Bunlar sinir bozucu ve masraflı bir azınlıktır.Bu grup pastacılar (aşçılık dünyasının nörologları)gibi uzmanları, yardımcı şefleri, kasapları, psikopat soğukçuları ve muhteşem ,mükemmel soslar yapabildiği yersiz kibrine göz yumulan bazı sosçuları içerir. İkincisi Sürgünlerdir; Bu grup başka işlerde tutunamayan, sabah dokuz-akşam beş rutinine uyamayan ,kravat takamayan ve uygar insanların arasına karışamayan…

View More
By admin

Kaburgacı Cabbar-Yüreğir Adana

”Her bir kar tanesinin şeklinin farklı olduğunu ilk fark eden kişi , 1865 yılında doğan W.Bentley idi.Wilson, Amerika’da kışların çok soğuk ve karlı geçtiği Vermont eyaletinde büyüdü. Aslında Amerika , Antartika’da dahil olmak üzere yeryüzünde kar yağışının en fazla olduğu bölgedir. Wilson da çok soğuk bir kışlık evde yaşıyordu.Hava o kadar soğuktu ki , bir…

View More
By admin

Kebapçı Hüseyin Usta -Osmangazi Bursa

”Çubuk çikolata 1847 yılında Londralı Bay Fry tarafından bulundu ama çikolata zaten binlerce yıldan bu yana kullanılıyordu. Orta ve Güney Amerika’da yaşamış olan Mayalar ve İnkalar dini ayinler için bir tür çikolatalı içecek hazırlıyorlardı; bu gelenek ilk kaşifler tarafından Avrupa’ya getirildi. İlk kakao çekirdeklerinin 1503 civarında K.Kolomb tarafından Avrupa’ya getirildiği söylenmektedir fakat o dönemde kimse…

View More
By admin

Nazende Restoran-Caddebostan/İstanbul

Japonca Karaoke kelimesi; kara(boş) ve ökesutora(orkestra) kelimelerinin bir araya gelmesi ile oluşuyor. Yani karaoke ,solisti olmayan orkestra anlamına geliyor. İlk karaoke makinesi 8-Juke adlı Japon Inoue adlı bir müzisyen tarafından 1971 yılında icat ediliyor.  O dönemde 100 yen attıldığında seçilen tempo ile şarkı çalan bu makine Kobe’de barlarda popüler hale geliyor. Karaoke makineleri zaman ilerledikçe…

View More
By admin

Acı Dayı Pide ve Cantık Salonu-Bursa

”NEET gençliği;ne eğitimde ne istihdamda ne de yetiştirme kursunda (Not İn Education, Employment or Training)olan kişileri tanımlamak için ilk kez İngiltere’de ortaya atılan bu kısaltma daha sonra Japonlar tarafından kullanılmaya başlandı:İş hayatında hayal kırıklığı yaşama riskini göze almak istemeyen miskin nesle Japonya’da verilen ad bu. Hayattan çekilen bu insanlar ,Japon İşgücü Enstitüsü tarafından belirlenen freeter…

View More